köy yumurtası,ndan osmanli tarihi

köy yumurtası,ndan osmanli tarihi evet arkadaslar sizler icin köy yumurtası yeni yazılar yazmaya basladı ve bu yazıları köy yumurtası sizlerle paylasıyor ve sizler icin köy yumurtası diyorki sultan birinci Abdülhamîd Han da teknik sınıflar yetiştirmeye devâm etti. Yeniçeriler bu yeni askerlere diş bilediler. Fakatlarda köklü yenilikler yaf zırlanan 72 maddelik tasarısıyla, yeniçeri ocağıı tada bir kaç gün tâlim ve mecbûriyeti konuldu. Avrupa usûlünde Nizâm-denilen yeni bir ordu k Yeniçeri ordusu kaldıı yerine Nizâm-
ı cedîd g dedikodusunu yayan yem yeni kurulan orduya karşı Pâdişâh’a ve Nizâm-ı karşı olan diğer çevrelerle rek bir cephe teşkil eti Kabakçı Mustafa'nın et toplanarak baş kaldırdıle deş kanı akıtılmasını ist( ve iyi niyetli olan sultan Selîm Han, yeni kurmuş orduyu isyâncılara karşı madı. Bir süre sonra I cedîd’i ilgâ ettiğine dâir yayınladı. Fakat isyâna eden yeniçeriler, Selîm Ha tan indirip, dördüncü I Han’ı tahta geçirdiler. Suî düncü Mustafa Han zan tam bir başıbozuk sürüsi gelen yeniçeriler, Silistre’r gâhı yağma ettiler, ikim mûd Han’ın tahta geçm sonra, sadrâzam Alemdi tafa Paşa, Nizâm-ı cedîd’i Sekbân-ı cedîd ordusum Yeniçeriler bu defâ Aleme tafa Paşa ve Sekbân-ı cec hinde çalışmaya baş İstanbul’da hâkimiyeti eli ren yeniçeriler, sadrâzam dükten sonra, sultan Mahmûd Han’ı tahtan iı istediler. Mahmûd Han, tu kuvvet gönderip üç bind< sini öldürttü. Sonra da maya emir verip yeniçeri ı konağını bombalattı. Pi başa çıkamayacağını yeniçeriler ulemâya sığır.Denizli’yi de aldık-a, sırasıyla Aydın, Saruhan beylikleri I da kısa sürede zap-). Böylece sefer so-inlerin elindeki İzmir tün Batı Anadolu ikimiyetine girdi. Sul-îd Han, oğullarından Çelebi’ye Saruhan, ılebi'yeise Aydın ilinin >rdi. Ege ve Akdeniz uzun bir kıyı şeridine i- Bu durum da, svleti’nin denizciliğe leşine ve Osmanlı 1 temellerinin atıl-îb oldu. Sarıca Pa-asında 60 parçalık nanması. Sakız ve lan ile Ege denizin-k kıyılarına seferler Karamanoğlu ly, sultan Murâd’ın e OsmanlI toprakla-k bir çok zâyiât ver-âzı şehirleri de ele Jİtan önce Hamîd-le yürüdü ve birçok 3lu îsâ Bey’e verdi, geçirerek Osmanlı )lı bir sancak hâline Karaman toprakla-âdişâh’ın karşısına îyen Alâüddîn Bey,Esirlerin arasın-d^ı Fransızların meşkûr şövalyesi Korkusuz Jean da vardı. Asilzûde ve şövalyelerin hepsi fidye vererek kurtuldular. Memleketlerine dönecekleri gün Sultan bunlara bir ziyûfet verdi. Bu ziyâfette Korkusuz Jean ve arkadaşları; **Bu andan itibaren Yıldırım BûyezîdHan*a karşı gelmeyeceğimize ve ona karşı silâh kullanmıyacağı-nuza namus ve şerefimiz üzerine yemin ederiz** ı^meleH üzerine, Yıldırım Bâyezİd Han ayağa kedkarak; **Avrupa*da korkusuz lakabım almış olan Jean*a ve arkadaşlarına, bana karşı silâh Imllanmıyacağınıza dâir ettiğiniz yeminleri size iade elliyorum. Gidiniz, yeniden ordular toplayı-mz ve bizim üzerimize geliniz. Bana bir kere daha zafer kazanmak imkâm sağlamış olursunuz. Zîrâ ben^ Alla^ teâlâmn dînini yaymak ve 0*nun rızâsına kavuşmak için dünyâya gelmişim** dedi.Sivas hükümdârı Kâdı Burhâned-dîn’den ve Candaroğlu Süleymân Paşa’dan yardım istedi. Fakat yardım gelmeyince sultan Bâyezîd’ den sulh istemek mecbûriyetinde kaldı. Bu sırada Rumeli’de bâzı olayların çıkması üzerine Yıldırım Bâyezîd Karamanoğlu ile anlaşmayı kabûl etti. Karamanoğlu, OsmanlI Devleti’nden aldığı Akşehir ve Beyşehir’i geri verecek, Çarşamba suyu iki devlet arasında sınır kesilecekti. Andlaş-manın sağlanmasından sonra, bu tarafların idâresine Sarı Tîmûrtaş Paşa yı tâyin eden Bâyezîd, Bursa’ya döndü. Yıldırım Bâyezîd, Karaman seferinde iken, Bizans imparatoru beşinci Yuan-nis İstanbul surlarını tâmir ettirmiş ve gerektiğinde sığınmak için muhkem bir kale yaptırmıştı. Sefer dönüşü durumu öğrenen Yıldırım Eflâk prensi Mirça, Osmanlı sınırını geçerek Karinabad’a kadar olan bölgede yağmalama hareketinde bulunmuştu. Sefer dönüşünde hemen Rumeli'ye geçen Pâdişâh, Edirne’de kuvvetlerini toparladı ve Niğbolu ile Silistre’ den Eflâk içlerine akıncıları gönderdi. Mirça, akıncılarla Arkuş ovasında yaptığı muhârebede mağlûb olarak teslim oldu ve tecâvüzü sırasında aldığı esirler ile malları geri verdi. Bir müddet Bursa’da bırakıldıktan sonra, her sene Osmanlı hazînesine üç bin duka altın vermek ve Macarlar üzerine yapılacak seferlerde OsmanlI ordusuna yardım etmek kaydıyla serbest bırakıldı ise de, memleketine döndükten sonra sözünde durmayarak, Macarlarla anlaştı.Diğer taraftan Karaman seferinde OsmanlI pâdişâhının yanında yer alan Manuel, babası imparator beşinci Yuannis’in ölümü üzerine Bâyezîd Han’ın iznini almaksızın İstanbul’a giderek Bizans tahtına oturdu. Yıldı-sefer yapacağını oııaınyoruu. Bunun üzerine Rumeli beylerbeyi Kara Tîmûrtaş Paşa'nm teşvikiyle Macaristan’a yapılacak seferden vazgeçilerek,İstanbul muhâsara-sına karar verildi. Bâyezîd bu karârını gizliyerek imparatordan Macaristan seferi için kuvvet göndermesini istedi. Vâdedilen kuvvetlerin gelmemesi üzerine Gelibolu’da bulunan Osmanlı donanmasına İstanbul üzerine hareket emri verildi. İstanbul un karadan muhâsarasına Ali Paşa serdâr tâyin edildi. İmparator Manuel, İstanbul’un Osmanlı ordusu tarafından kuşatılması üzerine, Papa’ya, Fransa ve Macar krallarına birer mektup göndererek yardım istedi. Sultan Yıldırım Bâyezîd ise, Silivri kasabasını feth etti. Ayrıca Turhan Bey’i Karadeniz sâhilindeki Bizans köyleri üzerine gönderdi. İmparator Manuel, İstanbul’da bir Türk mahallesi kurulmasını ve Haliç’in kuzeyinde bir Türk garnizonunun bulunmasını kabûl edince kuşatma kaldırıldı. Ayrıca, Bizans’ın her sene verdiği vergi arttırıldı.1392’de Anadolu’da Osmanlı Devleti aleyhine bâzı hareketler baş gösterdi. Kastamonu’da hüküm süren Candaroğlu Süleymân Paşa. OsmanlI Devleti ile olan ittifakını bozarak Kâdı Bur-hâneddîn tarafına geçmişti. Ayrıca OsmanlIlar tarafından bağımsızlığına son verilen bir çok Türkmen beyini de barındırıyordu. Bu yüzden sultan Bâyezîd Kastamonu üzerine yürüdü. Durumu öğrenen Süleymân Paşa, Karamanoğlu ile Kâdı Burhâneddîn’den yardım istedi. Kâdı Burhâneddîn, yardım hazırlığında iken Yıldırım Bâyezîd Kastamonu’yu aldı ve yapılan harpte Süleymân Paşa öldü. Böylece Candaroğulları beyliğinin YıMının Bâyezîd Han tarafından yapünlan Bursa-Ulu Câmlı
faydalanarak, Bulgaristan toprak-lanna girdi ve Niğbolu’yu ele geçirdi. Durumdan haberdâr olan Yıldırım Bâyezîd Han bölgeye asker sevk etti. Sigismund da kendisini sıkıştırmakta olan kuvvetlerin tuzağına düşmemek için, Niğbolu’yu da boşaltarak âdetâ bozgun hâlinde geri çekildi.Kastamonu’nun Osmanlı top>-raklarına katılmasından sonra, bölgede ve Yeşilırmak tarafında bulunan Kâdı Burhâneddîn’in nüfûzu altındaki beyler Kâdı’yı tutmadıklarından Osmanlı hâkimiyetini tanıyınca, iki hükümdâr-ın arası açıldı. Nitekim 1392 Temmuz’unda Çorum sahrâ-sında bulunan ve OsmanlIların elinde olan Kırkdilim kalesi önünde Kâdı Burhâneddîn kuvvetleri ile Yıldırım Bâyezîd’in oğullarından Aydın sancakbeyi olan şehzâde Ertuğrul’un kumandasındaki OsmanlI kuvvetleri karşılaştı. Üç gün süren muhârebe neticesinde Osmanlı kuvvetleri mağlûb oldu ve şehzâde Ertuğrul vefât etti. Bu gâlibiyetten sonra Kâdı Burhâneddîn, Osmanlı Devleti himâyesindeki Amasya’yı ele geçirmek için harekete geçti. Fakat Osmanlı kuvvetlerinin Merzifon’a gelmesi üzerine, harbe girmeye cesâret edemeyerek Sivas’a döndü. Amasya emîri rau iCikrit RıırhAneddîn’in Devleti’ne bırakmak buna karşılık başka kendisine sancak veri etti. Bunun üzerin ordusu Amasya’ya giı şehzâde Çelebi Mehı ya vâlisi tâyin edildi.Yıldırım Bâyezîd dolu birliğini sağlan ken, OsmanlI akıncılı faâliyetlerine devân Şehzâde Süleym kumandasında Bulg rine gönderilen kuv üç aylık bir muhâss Temmuz ayında baş yı feth ederek Bulg son verdi. Bu dur Devleti ile Macarían 1394 senesinde Sel şehir feth edildi. C Bizans imparatoruı şartlanna uymama: devletlerinden yan üzerine, 1395'de lî defâ kuşatıldı. Kuî ederken OsmanI Avrupadaki fetihler olmak üzere, büt devletlerini telâı Macar kralı Sigism kayseri ikinci Mar devletlerinden yan Papa’yı bir haçlı.Mah-lan, plânlı bir şekilde ocak dbirler almaya devâm etti, line sâdıkâne hizmet edesin Rusçuklu Hüseyin Ağa’ çeri ağası yaptı. Bu sırada Mora isyânının bu askerle amayacağını bildiğinden, 'âlisi Kavalalı Mehmed Ali an yardım istedi, tan ikinci Mahmûd Han; 1826’da yeniçeri ocağının »etini yitirdiğine inanan devim, ulemâ ve yeniçeri ağa-eyhülislâmın konağında I. Yeniçeri ağasının, yeni-n tâlime râzı olduklarını lesi üzerine ocaktan 7650 I eşkinci nâmıyle tâlimli yazılmasına karar verildi. ınar> eşkinci lâyihası ve -i şer’iyye okunup tasdik.Bu suretle askerinin tâlim yapacağı şti. Ancak bâzı yeniçeri lenleri tâlim aleyhinde sin-lâliyete giriştiler. Yapılan ır pâdişâh ile ocağı tekrar arşıya getirdi. Pâdişâh’ın üzerine sancak-ı şerif I. Devlet erkânı ve ule-halk da katıldı. Topçu, ve kalyoncu askeri âsilere »üyük bir muvaffakiyetle 9le etti. 15 Haziran 1826 e OsmanlI târihinde vak’a-rriye denilen bu hâdise inde ocak söndürülmüş ve ilik tamâmen kaldırılmış anzim edilen emr-i âli ile ilân edildi.OsmanlI sultanlarının dördüncüsü. Sultan Murâd-ı Hüdâven-digâr’ın oğlu olup, 1360’da Orhan Gâzi vefât ettiği sırada, Gülçiçek Hâtun’dan doğdu. Şehzâde Bâyezid, küçük yaştan itibâren zamânın en mümtaz âlimlerinden olan Bursa kâdısı Koca Mahmûd, kazasker Çandarlı Halil ve Karamanlı Molla Rüstem'den ilim öğrendi. Meşhûr kırâat âlimi Muhammed Cezeri’den kırâat ilimlerini tahsil etti. Babasının seçme silahşörlerinden askerlik eğitimi gördü ve değerli kumandanlarından sevk ve idâre dersleri aldı. 1381 yılında devlet idâresini öğrenmesi için Kütahya’ya vâli tâyin edildi. Şehzâde Bâyezid haçlı ordusu ile 1389’da yapılan Birinci Kosova savaşına katılarak, kardeşi şehzâde Yâkûb ile berâ-ber büyük kahramanlık gösterdi. Babası bir Sırplı tarafından savaş alanında şehid edilince, devlet ileri gelenlerinin müşterek karârı ile OsmanlI tahtına çıktı.Anadolu beylikleri, sultan Murâd Han’ın şehâdetinden sonra, Karamanoğlu Alâeddin Ali Bey liderliğinde yeni Osmanlı sultânı Bâyezid'e karşı cephe almaya başladılar Yıldırım Bâyezid, Anadolu’ya geçmeden önce Rumeli’de bâzı tedbirler aldı. Sırp hududunda Üsküp ve havâlisinde Paşa Yiğit'i, Niğbolu’da Firûz Bey’i bıraktıktan sonra Evrenos Bey'i Serez Karargâhına göndererek Vodine ile Çitroz’un feth edilmesini emretti. Üsküp ile Niş arasına Türk ve Tatar muhâcirlerini yerleştirdi. Bâyezid Han ayrıca kendisini tebrike gelen Venedik ve Italyan elçileriyle, daha önceki ticâret andlaşmalarını yeniledi ve Bizans tarafını d, emniyete aldık-ittifâkın kurulması için Papa yoğun bir faâliyete girdi. Teşebbüsleri müsbet netice verdi ve bütün Avrupa milletleri silâha sarıldı. Fransa, İngiltere, iskoçya, Almanya, Polonya, Bohemya, Avusturya, Macaristan, İtalya, İsviçre, Belçika ve diğer Avrupa memleketleri yanında Venediklilerle, Rodos kuvvetleri Macar kralı Sigismund kumandasında toplandı. Mevcudu yüz Dinden fazla olan haçlı ordusu kiye ayrılarak Osmanlı toprak-arına girdi. Asıl büyük kol Macar kralı Sigismund kumandasında idi. Once Sırbistan istikâmetinde yürüyerek Tuna vâdisine /ardı ve nehrin sol kıyısını tâkip ederek Osmanlı topraklarına jirdi. Daha sonra Tuna’yı geçe-ek, Vidin, Orsova ve Rahova ahirlerini ele geçirdi. Sultanın müslüman kavimlerden asker oplamaya gittiğini zanneden <ral Sigismund yaptığı bir konuşmada, gelecek yazı Sûriye’de jeçirmekten ve Kudüs’ü kurtarmaktan bahsediyordu. Haçlı jrdusunun Osmanlı topraklarına jeçtiğini haber alan Yıldırım îâyezîd Han ise, İstanbul kuşat-nasını hafifleterek, kuvvetlerini Edirne’de topladı. Kara Tîmûrtaş ^aşa ve şehzâdelerin kumanda-iindakl Anadolu birlikleri de, sür’ itle hareket ederek Edirne’de îultan’a yetişti. Yıldırım Bâyezîd, uzla Niğbolu’ya ilerlerken, Tır-lova da haçlı ordusunun gıdâ htiyâcını karşılayan öncü birlik-srle karşılaştı. Bunların çoğu ¦akalandı. Kaçanlar OsmanlıYıldmm Bâyezîd Han' m Bursa-Yıl-dmm semtinde bulunan türbesi. köy yumurtası sizler icin sundu yarın kaldıgımız yerden devam edecegiz.




köy yumurtası, köy yumurtası üretimi, köy yumurtası fiyatları, köy yumurtası fiyatı,